Dinle şi’rim ey Tanîn’in kari-i pür-gevheri
Açtı hâmem çün hümâ zirâ ki artık şehperi
Ver sımâh-ı cânını çünki rebâb-ı nazmımın
Başkadır âhengi hem hiç falso etmez telleri
Nef’i_i mu’ciz-beyânın sâni-i çâlâkiyim
Tâbi-i fermânım olmuş hicv ü medhin kişveri
Gark olurdu kulzüm-i hayret içinde görse ger
Nazmımı Şâh-ı Acem, Sultân-ı Fâs ü Berberî
Ben rikâb-ı nazma pâyım vaz’ edince oldu hep
Pây-mâl-ı rahş-ı hicvim, Fecr-i Ȃtî leşkeri
Habbezâ bin bârekallah hâme-i kişver-güşâ
Bir gazâ ettin ki hayrân eyledin İskender’i
Sad-hezârân âferîn ol hülle dûz-ı tab’ıma
Kim arûs-ı şi’re giydirdi mücedded anteri
Merhaba ey Câhid-i yektâ ki oldun sen bugün
Hep kasâid-i âşinâyân-ı zamânın serveri
Sana pek çok ben sipâs etsem gerektir dâverâ
Sayt-ı hâmem himmetinle tuttu çün bahr ü beri
Kadr-i eşârım benim nilmez iken ehl-i hıred
Oldular şimdi meta’-ı şi’rime hep müşteri
Sâgar-ı medhim benim benim nâzırları ser-mest eder
Hicvimin hem titretir dünyayı billah neşteri
Rahşını irfânımın ger etmeseydin sen tımar
Dağda taşta durmayıp hiç kıç atardı serseri
Sen serîr-i şâna iclâs eyledin nâmım benim
Yok iken bî-çârenin dünyada bir ot minderi
Barekallah ey Tanîn’in ser-sütun-ı safderi
Hâme-i âteş-feşânı ‘arşa as şimdengeri
Nîze-i Rüstemşikâr hâmenin mağlubudur
Ȃlem-i endişenin her Zâl-i heybet-güsteri
Hamle ettin bî-muhâbâ Bank-ı Osmânî’ye sen
“Hâke serdin yaralı bir kuş gibi ol ejderi”
Ta’na âgâz eyleyince “Tan” hele Câvid Bey’e
Garb’a sürdün düldülü birden çekip de şeşperi
“Tan” da man da menfaat peşinde hakkâ bî-hayâ
Hepsinin silmiş yüzün güyâ ki kasap süngeri
‘Arsa-i medhinde koşmak zevki esb-i tab’ımın
Ger çekersem de inanın dönmüyor asla geri
Şânına lâyık sıfat bulmak için ben Câhidâ
Durmayıp hiç âlem-i manâ gezdim her yeri
Düştü arz-ı hayrete mecruh olup bâl ü peri.